Anlatılmaz yaşanır. Yaşandı ve satıldı. :) O yılların enfes otomobilidir. Estoril mavi en sevdiğim ve benim eski 97 model 3.20İA cabriomun rengidir. Ayrıca Billur Kalkavan saç rengi olan civciv sarısı da inanılmaz rağbet görmüştür ve o dönemin her klibinde özellikle cabriolarını görebilirsiniz (Mustafa Sandal-Araba, Hakan Peker-Efsane...) Uzay kasa, şekildeki gibi BMW (Bawyera Motor Way)'nin Türkiye'de Renault Clio kadar tutulmuş modelidir. M teknikleri tadından yenmez. Kendisi çok hızlıdır. Hız lastikleri ile canavara dönüşür. 150 hp olanı arabayı aldıktan 3 ay sonra esaslı bir kaza yapmak için yeterlidir. İç derisi ne renkse, tentesi de o renktir. Tentesinin en arka camı naylon olduğundan garaj arabası değilse, güneşte çok kalırsa, arkadan gelen arabayı gece göz kararı tahmin edip, baykuşluk yapmanız gerekecektir. Metalik boyası, cilalandıkça daha da parlar ve tüm bakışları toplar. Nazar boncuğu gibidir. Otomatik vitesi trafikte çok rahattır. Arkasını vurursanız bagajınız kilitli kalabilir. 97 ve üzeri modellerde tente otomatik olarak yani sadece düğmeye basarak açılır. Daha alt modellerde ise içerden elle açılır. Otomatik tentelilerde aç kapa çok yapılırsa ya da bir kem gözlünün nazarı değerse o tente artık iflah olmaz. Yağmurda araba yeniyse pek sorun olmaz ama iç kısım kurumadığından zamanla çürüme gerçekleşir. Bu yüzden kışın hardtop takılması iyi olur. Maslak, Sarıyer civarındaki foşotti diye tabir edilen ve aniden bastıran Muson yağmuru tipi yağmurlardan bilhassa kaçınılması gerekilir ki, aksi halde araç içinden küfredilerek 3 kova su çıkarılması olasıdır. :DD (Tawşi)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder